Karmaşık Düşünceler 1.0

 


Her şey bu kadar basitken nasıl karmaşık hale geldi? Yıllarının yarısını uyumakla geçiren bir kutup ayısı, bir bilince sahip olsaydı ne düşünürdü hayatı hakkında? Olması gereken oydu. Bambaşka bir hayatı da olabilirdi, seçebilseydi eğer.

Başarı; başkaları onu gördüğü sürece anlamlıdır, demişti bilgin bir adam bir keresinde. Çok düşünmüştüm. Başarı başarıdır gözüyle bakardım, yüzeysel. Sonra düşününce gerçekten de öyle olduğunu fark ettim. Daha sonra kutup ayıları geldi aklıma. Eğer bir toplulukları olsaydı ve bu toplulukların kurallarına dayalı şekilde yaşasalardı girebilirler miydi o kalıplara? Giremeyenler başarısız, girebilenler ise başarılı olsaydı, ama kalıplar görünmez kılınsaydı, peki ya o zaman ne olurdu, hiç düşündünüz mü?

Farkındayım, çok soruyorum. Çünkü çok düşünüyorum. Ve bilmek istiyorum. Biriktirdikçe yoruluyorum. Tüm kültürleri yozlaştıran tek bir kültürün, parazit gibi yayılmaya devam ettiği yeni dünyanın bir parçası olmadan düşünmek, sorgulamak ve kendi kültürümü varlığımla beraber devam ettirmek istiyorum. Hayır, bencil değilim. Zira bunu sadece kendim için değil, diğer herkes için de istiyorum. Birlik olalım ama hepimiz farklıyken olalım. Herkes aynıyken birlik olmanın ne değeri kalır ki. Bu bir soru değildi, sorumsu bir cümleydi sadece. Bakın, yazarken bile hissedebiliyorum yargılarınızı ve beni buna mahkum eden zihnimde dolanan gözleriniz, dudaklarınız, dilleriniz. Durmuyorsunuz, durmuyoruz.

Sabitken dahi bir yerlerdeyiz. Çamaşır asarken neden düşünürsün ki olman gerektiği yeri? Sen o an olman gereken yerdesin. Mutlulukla eğil sepetteki çamaşırlara hala eğilebiliyorken ve yine mutlulukla doğrul hala doğrulabiliyorken. Uzan iplere tüm gücünle, titremeye başlamamış parmaklarınla tak mandalları, sabitle onları iplere. Kaybetmek gerekmez değerleri hissedebilmek için, uyanmak gerekir sadece, hissetmek bir de.

Yorumlar

Popüler Yayınlar