Reynmen'in Klibi ve Muhsin Yazıcıoğlu Suikasti (Bölüm 1)

Sosyal medya fenomeni Yusuf Aktaş, nam-ı diğer Reynmen, takipçilerini uzun süre beklettikten sonra 25 Ocak'ta kanalında bir video yayınladı. Yayınladığı bu video, sadece müzik olmanın çok ötesindeydi. Her ne kadar Yusuf Aktaş, öyle bir şeyi anlatmak istemediğini söylese de , yorumlar kısmında çeşitli teoriler havada uçuştu diyebiliriz. 

İlk başta söylenen, Reynmen ve Yusuf Aktaş kimliklerinin çatışması konusunda bir video olduğuydu. Bu da aklıma yattı ve belki gerçekten de odur. Ancak Yusuf'un memleketlisi olan Muhsin Yazıcıoğlu suikastine dair bir video olması da oldukça olasıydı.

Sadece şarkıyı dinlediğimizde belki çok fazla bir anlam ifade etmezdi. Basit bir aşk öyküsü olurdu. Ancak çekilen klip ile birlikte şarkı, bambaşka bir seviyeye taşındı.

Klibi çekenden tutun da yazan, kurgulayan ve daha bir sürü kişi bu projenin altına imzasını attı. Ancak Yusuf'un, çoğu fenomenleşmiş insan gibi aptal bir çocuk olduğunu düşünmüyorum. Aklı başında ve kendini yetiştirmeye çalışan biri. Hal böyleyken çekilen klibe, dokunuşları da illa ki olmuştur.

Başlıktaki her iki konuyu da aynı bölüm içinde anlatmak istedim. Ancak çok uzun bir bölüm çıkararak sizi sıkmak istemedim. Dolayısı ile iki part şeklinde olacak. Bu bölümde Yusuf'un klibini inceleyeceğiz. Bir sonraki bölümde ise suikasti derinlemesine konuşacağız.

Hadi şimdi gelin, klibin bize ne anlatmak istediğini tüm yönleriyle inceleyelim.

Klip oldukça karanlık başladı. Yusuf, dikiz aynasından derin bakışlar atarken deri eldivenleri, elleriyle yapacağı şeyin haberini verir gibi huzursuzca direksiyonun etrafında kıpırdanıyor. Yani suikastçimiz, biraz sonra yapacağı şeylerin farkında ve soğukkanlılığını korumakta kararlı.

 

Yusuf'un bir diğer kişiyi oynadığı an. Muhsin Yazıcıoğlu'nun her şeyin farkında olması ve bir suikaste kurban gideceğini hissedercesine karlara bata çıka kaçması. Aslında şu ana kadar gerçekten de Yusuf ve Reynmen kimliklerinin çatışmasını izliyor olabilirdik. Ancak biraz sonra göreceklerimiz bundan tümüyle ayrı şeyler.

 

Kurt. Türklüğün simgesi olduğunu bilmeyen yoktur. Muhsin Yazıcıoğlu, BBP'nin kurucusudur ve uzun yıllar başkanlığını yapmıştır. BBP ülkücü bir parti. Yani bu görüntüde neyi kasdettiğini anlamak zor değil.

İşte şimdi geldik en can alıcı noktaya. Diğer her şeyi boşverin. Evet gerçekten de bir kimlik çatışması yaşanıyor olsun. Kurt da Yusuf'un en sevdiği hayvan olsun. Ancak bu... Muhsin Yazıcıoğlu bu tarz bir uçakla değil helikopterle düştü. Ancak helikopterin adı TC-HEK'ti. Burada gördüğümüz uçağın adı ise TC-TTK'dir. Avcımız, uçağı bulur ve kendinden emin bir şekilde sigarasını içer. Avını bulmaya çok yakın.

                                     Avcı, avını buldu.Bu kareyi ve bir sonrakini anlatmama gerek yok.

 

Ölmeden mezara giren Muhsin Yazıcıoğlu, gömüldüğü mezardan elini çıkararak hala hayatta olduğunun haberini veriyor. Bu bir metafor da olabilir. Nitekim bir sonraki bölümde tüm yönleriyle Muhsin Yazıcıoğlu'nun suikastinden bahsedeceğim. Ve orada, aslında ne demek istediğimi anlayacaksınız.

Klip çok güzeldi. Evet, belki biz bunları uyduruyoruz. Ancak benzerlikleri inkar edemeyiz. Her neyi kasdediyor olursa olsun Yusuf, işini gayet iyi bir şekilde icra etmiş. Dümdüz aşk şarkıları okumak yerine böylesine güzel bir klip çekerek söylediği şarkıya daha derin bir anlam katmış.

Sahip olduğu bu ruhu ömrü boyunca korumasını diliyorum. Herkesin tek tip fabrika çıkışı gibi hissettiği ve dolaştığı şu zamanda farklı olmak, yerin altında binlerce yılda oluşmuş bir pırlanta kadar değerlidir gözümde.

Yarın bir sonraki bölümü yayınlayacağım. Görüşmek üzere. Sevgi ve saygıyla...

...
Ey sonsuzluğun sahibi, sana ulaşmak istiyorum
Durun kapanmayın pencerelerim
Güneşimi kapatmayın
Beton çok soğuk, üşüyorum...
                               -Muhsin Yazıcıoğlu (Üşüyorum)